İstanbul

İstanbul,

Sen gülünce tüm kadınlar kıskanırmış seni

 

Kız kulesi gelinmiş, Galata kulesi damat

Nikâhları Ayasofya’da kıyılmış

Ama nazlı kızımız ille de Blue mosque demiş

Şahitliklerini tüm ihtişamıyla Topkapı yapmış

Kör dedikleri Kadıköy camiyi de, kilise dönmesini de, sarayı da gayet net görmüş

Üsküdar ben kız tarafıyım demiş

Mihrimah camisinden okumuş ezanı kendi kızına icazet verir gibi

Ben ille de sana yenildim demiş Çamlıca zümrüt tanesi Adalara

Adalar dudaklarından öpmüş İstanbul’u

Suçüstü yakalanmış Boğaz, yalılarında erguvani dudak izleriyle

 

İstanbul,

Sen gülünce tüm kadınlar kıskanırmış seni

 

Rumelihisarı Anadolu hisarıyla yarışırmış kraliçe tacı için

Kandilli ben inci tanesiyim derken

Bebek ben gerdanlığım ışıl ışıl dermiş

Onlara burun kıvırırmış ayaklarını saraya dayayan Boğaziçi köprüsü

O sırada Beylerbeyi yanmış kül olmuş Çırağan’a göz kırparmış

Lale devrinin zarif kızı Çırağan yeniden inşa edileceği günü hasretle beklermiş

Dolmabahçe Ata’ya yakışır vakur, gözalıcı dururken

Hala yasını tutuyormuş sarayın o en sade odasında

Yeşilmiş, erguvaniymiş, güzelmiş istanbul

Balıkları bolmuş rakı sofrasında, rakıları bolmuş balık sofrasında

 

İstanbul,

Sen gülünce tüm kadınlar kıskanırmış seni

Kıskanırmış… mış

 

Artık ne adalar zümrüt ne yalılar erguvani dudaklardan öpülüyor

Saçların çürük betonlarla ağardı

Saraylar, camiler yenik düştü göğü delen cam betonlara

Kiliseler desen onların zaten ırzına geçilmişti

Gel zaman git zaman tüm şehrin ırzına geçildi ya

Artık ne İstanbul gülüyor, ne kadınlar kıskanıyor, ne balık kaldı ne rakı sofralarda

Hıncahınç dolu caddelerinde yalnız insanlar

Gözlerinde ne bir umut ne bir mutluluk, sadece öfke

Sokaklarında korkunun, endişenin, fakirliğin rüzgârı

Ne revnak kaldı ne efsun, şairlerin kemikleri sızlıyor kupon arazi olmuş tepelerin


İlginizi Çekebilir

Rüya

Seda GAZİOĞLU

Aysız Gece

Elif Olgu TANER

Karanlık Çıkmazı

Sema ZENGİN